Palenque Mezar Taşı; Tanrı resmi mi, uzay aracı mı?
1952 yılında Meksikalı arkeolog Alberto Ruz Meksika’da Chiapas bölgesinde bulunan “Palenque Yazıtları Tapınağı” içinde bir yeraltı mezarı keşfetti. Tapınağın girişindeki 620 yazıtı deşifre eden bilimadamlarına göre burası Kral Pakal’ın mezarı olmalıydı. Sembollere göre Palenque’de doğmuş, 12 yaşında Maya İmparatorluğu’nun başına geçmiş ve 80 yaşında ölene dek 65 sene boyunca görevinin başında olmuştu. Mezarının en ilginç tarafı üzerindeki kapak taşıydı. Lahit, 5 ton ağırlığında, 3.80 m. uzunluğunda, 2,20 m. genişliğinde ve 25 cm. kalınlığındaki bir taşla örtülmüştü ve bu taşın üzerinde de son derece ilginç bir oyma vardı. Şeklin ortasında, gövdesinin üst bölümü motosiklet yarışçısı gibi eğilmiş bir insan görülmekteydi ve tıpkı rokete benzeyen bir araç kullanıyordu. Araç ön bölümünde ince bir uzantı meydana getiriyor, biraz aşağıya inince kenarları çentikleniyor ve en altına doğru daha da genişleyerek, alevler püskürten bir roket biçimini alıyordu. Büzülmüş adam, elleriyle ne olduğu anlaşılmayan birtakım kontrol kollarını yönetiyor, sol ayağıyla da pedalımsı bir şeye basıyordu. Giyimi çok düzgündü ve kafasındaki başlıkla tıpkı bir antik çağ astonotuna benziyordu. Bu rölyef kabartma M.S. 690 yılı civarına tarihlendirilmişti. Bu dönemde henüz hiçbir hava taşıtı yoktu; Rölyef üstündeki yazıtı inceleyen ilk arkeologlara göre, mezar Kral Pakal’a aitti ve üzerine resmedilmiş insan da Kral Pakal’ın ta kendisiydi. Ancak yapılan daha dikkatli incelemeler, öne sürülen tezlere çok farklı bir boyut kazandırdı. Kalıntılar üzerinde yapılan bilimsel araştırmalar gösteriyordu ki: İskelet Kral Pakal’a ait olamazdı. Pakal 80 yaşında ölmüştü, oysa buradaki kalıntı 40-50 yaşlarındaki bir adama aitti. Bu iskelet aynı zamanda kısa boylu, ufak tefek yapılı Mayaların soyundan gelen hiç kimseye de ait olamazdı, çünkü lahidin içinden çıkan iskelet 1,70 m. boyundaydı. Şehirde lahit kapağındaki rölyef kabatmaya son derece benzer başka taş oymaları ve yazıtlar bulunmuştu ve buradaki figürler aynı Palenque Taşı’ndaki adama benziyordu ve aygıtlarla dolu bir çeşit roketi ya da kapsülü kumanda ediyorlardı. Palenque Taşı’nı mekanik ve mühendislik açıdan analiz edenlerden biri olan Charles William Johnson şöyle diyor: Burada bizim yaptığımız; içinde bir figürün otururken görüldüğü aracın hareket ve basit mekanik kuralları açısından bir analizini yapmaktı. Araç parçalarının, oymanın kendisinde de belirtilen yönler doğrultusunda döndürülebileceğini gösterdik. Bu şekilde, araç kendine ait bir mantık kazanıyor; ki burada onu resmedenin bir uzay aracına oldukça benzeyen bir cisim çizdiğini görüyoruz. Yaptığımız çalışmalar neticesinde, aracın kalkış ve uçuş pozisyonlarını gösterdik. Ortaya çıkan çizimler, en azından bugün atmosferimiz dışına bir yolculuk olarak bildiğimiz bir durumu son derece açık bir biçimde ortaya koyuyor. Oysa, bildiğimiz kadarıyla Mayalar böyle bir yeteneğe ya da teknolojiye sahip değillerdi. Aslına bakılırsa, elimizde hiçbir antik uygarlığın böylesi bir yeteneğe sahip olduğuna dair bir ipucu yok. O halde, Palenque Taşı evrenin farklı bir köşesinden gelmiş başka varlıklar tarafından yapılan olağandışı bir ziyaretin kaydını temsil ediyor olabilir. Taş üzerine geçirilen bu kayıt, bir hürmet ifadesi olabilir. Ancak önemli olan bir şey varsa, o da kadim kültürler boyunca olayların diğer çağlara kalmasını sağlamak için taşlara kayıt edildiğidir. Mayaların taşı oyma biçimleri, yaptıkları sanat eserlerinde ifade edilen astronomiye, matematiğe, geometriye, mineralbilime bağlı engin ve kesin bilgileri yönünden son derece karakteristiktir. Bilimsel bilgilerini sanat eserlerine aktarmalarındaki kesinlik, böylesi başarım standartlarını nasıl elde ettikleri hakkında hala merak uyandırıyor. Olayların kayıtları taşlara herkes görsün diye oyulmuştu; sadece kendi nesillerinden olanların değil, gelecek nesillerin de görmesi için. Aslında, yaptığımız incelemelerden gördüğümüz üzere, bilginin bu şekilde kayıt edilmesinde onun öğrenilmesine izin vermek ve anlaşılmazlığını gidermek maksadı vardır. Aslına bakılırsa bilgi saklı değildi; o heykellere ve mimariye bu şekilde kilitlenir ve kodlanırdı. Bu öyle bir doğrulukla yapılır ki, onu inceleyen herhangi biri mantığını anlayacaktır. Bilgi herkes içindir; herkesin görmesi için oradadır. Bu, onun bakanlar için, onu görmek isteyenler için orada olduğu anlamına gelir.. Atalarımızın, herkesin üzerinde düşünmesi ve ondan bir şeyler öğrenmesi amacıyla yaptıkları ve bugüne dek ayakta kalabilmiş eserlerini tasarlama yöntemleri budur
Palenque Tomb Stone; picture God, is the spacecraft?
In 1952, Mexican archaeologist Alberto Ruz in Chiapas, Mexico, the "Temple of Inscriptions in Palenque," discovered in an underground tomb. This place is scientists who deciphered the inscription at the entrance to the temple, 620 King Pakal'ın grave should be. According to the symbols born in Palenque, the Mayan Empire, in the past 12 years and 80 years old 65 years until his death at the beginning of the task was over. The most interesting part of his tomb on the cover taşıydı. The sarcophagus, weighing 5 tons, 3.80 mlong, 2.20 m wide and 25 cm. was covered by a thick stone and this stone was carved on an extremely interesting. Shape in the middle, leaning the upper body of a man was seen as part of the motorcycle racer and just uses a tool similar to the rocket. Extension of the front section of the car makes a fine, a little further down towards the bottom and expand çentikleniyor inince edges, spray the flames took the format of a rocket. Man crouched, hands, arms control is managing some of what is understood, in the left foot pedalımsı basıyordu something. Very smooth and just wear a title on his head looked like ancient astonotunaThis relief to around the year 690 AD tarihlendirilmişti relief. During this period, yet there was no aircraft; Relief at the top of the first archaeologists to examine the inscription, painted on the tomb of King Pakal'a belonged to the people and the king himself in Pakal'ın. But the more careful investigations, a very different dimension to the arguments put forward. The remains showed that the scientific research conducted on: Skeleton King Pakal'a could not belong to. Pakal 80 years old, had died, whereas here, belonged to a man between the ages of 40-50 residues. This skeleton is also a short, little could belong to anyone from the descendants of the Mayans built, from inside the skeleton because the sarcophagus 1.70 m. long. Relief on the cover of the sarcophagus in the city of stone carvings and inscriptions found in other kabatmaya very similar figures, and here is the same man who looked like Palenque Taşı'ndaki and control devices were filled with some kind of rocket or shell. Palenque's Stone is one of those mechanical and engineering aspects of analysis Vehicle parts, carving döndürülebileceğini showed itself in accordance with the directions stated. In this way, the tool is gaining its own logic, which is quite similar to the one where her body drew resmedenin see a spacecraft. As a result of our studies, we showed the position of the vehicle's departure and flight. The resulting drawings, at least as we know it today is a journey beyond our atmosphere in a situation very clearly revealed. However, to our knowledge, the Mayans did not have such a capability or technology. In fact, we have no ancient civilization that there is such a talent has no clue. So, in a different corner of the universe came to Palenque Stone made by other entities may represent an unusual record of the visit. Taylor passed onto this record, may be an expression of reverence. However, one thing is important, it is also the other ancient cultures throughout the ages of events to keep the stones